GAZETECİ HÜSEYİN ÖZYAKA'DAN MEKTUP VAR... Köyümüzün baş azası Yunus AYIRBAZ'ın halasının oğlu ve rahmetli Halil VURDUM'un arkadaşı, Gazeteci Hüseyin ÖZYAKA'nın sitemizin e-mail adresine Tayakadın Köylüleri için göndermiş olduğu MEKTUBU siz değerl köylülerimizle paylaşıyoruz..... Tayakadın Köyü'nün sayın halkı, sevgili köylüler... Sizleri uzun zamandır web siteniz sayesinde takip etmeye çalışıyorum. Köyünüzde, Edirne'li olan sevgili anneciğim tarafından akrabalarım da var. Hepsi (aynı sizler gibi) harika insanlar. Evet, evet hiç bir mübahala katmadan, doğruyu söyledim: Trakya'nın tüm insanları gibi siz Tayakadın Köylüleri de harika insanlarsınız. Köyünüzün havasını ben de soludum, suyunuzdan içtim, o harika köy ekmeğinizden yedim, kına geceleri ve düğünlerde ben de oynadım... Tarlada çapa yaptım, karpuzu taşa vurup; sadece ortasını PANÇA ile yedim... Rahmetli Halil Vurdum (lütfen tüm ölmüşlerlerinizle birlikte siz de Fatiha'yı eksik etmeyiniz) arkadaşım, can dostum sayesinde Tayakadın Köyü'nün bir çok adetini ben de öğrendim. Sevgili arkadaşım kabrinde rahat uyusun, mekanı cennet olsun İnşallah... Biliyorum, köyde yaşamanın zorlukları da çok. Büyük şehire uzak olmanın dezavantajları da çok. Ama, inanın, bu zorluklar sadece kağıt üzerinde... Sevgili köylüler bir araya geldiğiniz taktirde, her türlü zorluğun üstesinden gelebilirsiniz. Yeter ki, birlik ve beraberliğinizi bozmayınız. Tarım ve çiftçilik konusunda yaşadığınız zorlukları, örneğin Recep Taşkıran Bey sayesinde aşabilirsiniz. Web sitesinden takip ettiğim kadarıyla Sayın Taşkıran'ın bu konularda bilmediği yok gibi. Eminim ki, bürokratik konularda da size yol gösterecektir, gösteriyordur da... Sıcak eğitim yuvanızın Sayın Müdürü Necmettin Kıyıcı Beyefendi de, resmi kurumlarla olan işlerinizde sizlere yardımını esirgemeyecektir, biliyorum ki, esirgememektedir de... Sevgili köylüler, bu örnekleri çoğalta biliriz, muhakkak, köyümüzde, KÖY DIŞINDAKİ İŞLER KONUSUNDA İLETİŞİME GEÇEBİLECEK VE SORUNLARI GİDEREBİLECEK, İHTİYAÇLARA YARDIMCI OLACAK bir çok köylümüz mevcuttur. Lakin, bir çatı altında toplanmak icap ediyor... Ortak değerleri paylaşan, okunan selanın ardından ACABA KİM ÖLMÜŞ, ALLAH RAHMET EYLESİN diyerek kulak kabartan, aynı acıyı paylaşıp, aynı şeylerle sevinen, komşunun düğününde bir araya gelerek, beraber halay çeken, ve gerçekten buna inanıyorum, KOMŞUSUNUN YARDIMINA KOŞAN, O AÇKEN TOK YATMAYAN siz sevgili Tayakadın Köylüleri, bu birlik ve beraberliğinizi bir çatı altında birleştirmelisiniz de... Örneğin; Tayakadın Köylüleri Derneği adı altında bir oluşum gerçekleştirerek, köyünüz dışındaki tüm bürokrasi-siyaset-devlet dairelerindeki sorunlar karşısında elinizi güçlendirmiş olursunuz. Birlikte hareket ederek, Tayakadın Köyü'nün daha aktif hale gelmesini sağlamış ve köyünüze daha çok yatırım yapılmasını sağlamış olursunuz. BİR ELİN NESİ VAR, İKİ ELİN SESİ VAR... Eski bir Ata sözü. Ama, tamamen gerçekleri yansıtıyor. Büyük şehirlere gelince; kapı komşuları birbirlerini tanımıyor. Komşuluğu bırakın, geliş-gidiş bile yok. Kimse kimsenin kapısını çalmıyor. Komşum bu gece aç mı yattı, YATTIYSA BANANE deniyor! Birlik ve beraberlik hemşehricilik harici yok denecek kadar az. İnsanlar, insan olduklarını ve dünyaya geliş amaçlarını unutmuşlar, SADECE YEMEK-İÇMEK-UYUMAK için yaşar hale gelmişler. Anlayacağınız o bir çok insanın evini-köyünü bırakarak geldiği BÜYÜK ŞEHİRLER bomboş bir HİÇLER MEKANI! İnsanlık yok! Oysa; tam tersine, siz sevgili köylüler her konuda ZENGİNSİNİZ. Şanslısınız. Çocuklarınız, her sabah ellerinizle sağdığı sütü içiyor. Kanser,GDO, kirlilik-pislik sizin köyünüze uğramıyor... Köyünüzün o küçük ama, dünyadaki tüm insanları sığdırabilecek maneviyata sahip caminizde bir araya gelerek, bayram sabahlarını coşku ile karşılıyorsunuz. Uzun lafın kısası tüm köylü BİRLİKTE AĞLAYIP, BİRLİKTE GÜLÜYORSUNUZ... BULUNMAZ BİR NİMET... BÜYÜK BİR ZENGİNLİK... Belki, küçük bir eksiklik; DERNEKLEŞİNİZ... Dernekleştiğiniz zaman, her türlü zorluğu daha kolay aşar, HEDEFE ULAŞIRSINIZ. Kimseye de ihtiyaç duymazsınız. Tabii, bu konuda, köy dışında yaşayan KÖYLÜLERİNİZ DE sizlere yardımcı olmalı. Örneğin; İzmir'e taşınan doktor köylünüz, size oradan el uzatarak, derdinize çare olacak İSTANBUL'DAKİ bir doktoru arayarak, sağlık sorununuzu halletmeli. Bu örnekleri fazlasıyla çoğaltmak mümkün. Yani, uzun lafın kısası; KÖYDE VE KÖY DIŞINDA YAŞAYAN herkes elini taşın altına koymalı ve Serhat İlimiz Edirne'nin bereketli ve şirin Köyü Tayakadın için elinden geleni yapmalı. Tayakadın'ın kendinise yeten, hatta komşu köylere de yardımcı olabilecek bir köy olduğunu göstermeli. Eminim ki, köyümüzün her ferdinde bu inanç-kuvvet ve azim mevcuttur. Yeter ki, DERNEKLEŞELİM... Sevgi ve saygılarımla büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öper, en kısa zamanda köyünüzü ziyaret etmeyi umut ederim.
Hüseyin ÖZYAKA / FANATİK GAZETESİ SPOR YAZARI
|